KÖYÜM
Lalelik Tepesi’nde açan lalelerin,
Körük Deresi’ndeki, sarı nevruzların,
Davultarla’daki, o beyaz mantarların,
Unutulacak gibi değil, Körük Köyü…
Taşpınar’ın, Kayapınar’ın, Ağılkaya’n,
Ne de meşhurdur, o buz gibi berrak suyun,
Eksik olmaz meralarda, koyunun, kuzun,
Unutulacak gibi değilsin, Körük Köyü…
Orta Burun’dan bakınca görünürsün,
O güzelliğinle, mutluluğa bürürsün,
Bahar geldi mi, yeşillere bürünürsün
Baharın dillere destan, Körük Köyü..
Kadın-kız madımak toplar, harmanlarında
Yemliklerin boy gösterir, tarlalarında,
Sarı evlek, kara evlek mantarlarında
Birer hatıra saklıdır, Körük Köyü…
Misk-i amber kokusu vardır, ormanlarında,
Leyleklerin yuva yapar, hep ceviz dalında,
Yağmurlar saklıdır o meşe yaprağında,
Seni unutmak, aklın karı değil, Körük Köyü..
Akdağmadeni’ne bağlı küçük bir köysün,
İsterim ki, seni herkes gidip-görsün,
Nüfusun az olsa da, sen çok büyüksün
Hünerin dillere destan Körük Köyü…
“YURTLU” der ki; hep ayrı kalıyorum senden
N’olur dostlar, bir selam götürün benden,
Bu ayrılık, aldı zaten, canı bedenden;
Ayrılığın onulmaz bir derttir, Körük Köyü..
Hakkı YURTLU
- - - - VATAN - - - -
Gönlümdeki mısrayı kalemime bağladım
Kalbimin her atışı Vatan diye seslendi.
Kanayınca yüreğim yüz yerinden dağladım
Kanımın her akısı Vatan diye seslendi!
* *
Asker oldum Vatana büyük bir ihtişamla
Taşıdım sancağımı şerefimle şanımla
Gelinliğe çizdirdim bayrağımı kanımla
Yavrumun her bakışı Vatan diye seslendi!
* *
Bir sergiyi gezerken hayallere dalmıştım
El örmesi kilime hayretlere kalmıştım
Ay yıldızlı deseni yüreğimdir sanmıştım
Gördüğüm her nakışı Vatan diye seslendi!
* *
Nisan yağmuru vardı gökyüzünü karartan
Gözlerde sığınacak mekanları aratan
Bir haykırış duydum ki rahmete rahmet katan
Her yıldırım çakışı Vatan diye seslendi!
* *
Elime albüm aldım dile geldi konuştu
Kurtuluş savaşıydı gönlüm o yöne koştu
Sandım ki yüreğime alevden bir kor düştü
Gönlümü her yakışı Vatan diye seslendi!
* *
Albümdeki her sayfa yüreğime akıyor
Bu İstiklal Marşı ki kalemler ağlatıyor
Bütün sayfalarında Atatürk'üm bakıyor
Kaşını her çatışı Vatan diye seslendi...!
Vatan diye seslendi…!
BAKLAYACEĞİM ANNE
Beklıyecegım anne
Kucuklugumde oldugu gıbı
Senın cenazen de
Ne oluyor baba dıye sordugumda
Yok yok bır sey kızım demıstı
Cenaze bıttı eve geldık
Odalara baktım sen sen yoktun anne
Bır daha gelmıyecektın
Babama soyledım sana pasta yaptık
Senı cok bekledık anne
Pasta bıttı sen gelmedım uykum geldı uyudum
Sen gelmedın
Gelmeyecektın anne
Ben bunu bılıyordum gelmıyecegını
Bu gece gene beklıyecegım anne
Geldıgıde sen opecegım koklıyacagım
Gece aglayacagım anne dıye haykıracagım
BEYZA CONBA
BEN ŞEHİT OLACAĞIMI HİSSETMİŞTİM ANNA
Ana bu sabah yine erken uyandık
Botları boyadık,düzeni yaptık
Sabah sabah iştimada dimdik ayaktaydık
Ben şehit olacağımı hissetmiştim anne
Bir emir geldi babacan komutandan
Araçlara bindik tam teşhizat hep bir andan
Karamanlı başladı dua okumaya ağzından
Ben şehit olacağımı hissetmiştim anne
Mataramda ki su sanki zem zemdi
Tetiğim gül oya,süngüm bir çiçekti
Yüreğimde ki sevda daha bir depreşti
Ben şehit olacağımı hissetmiştim anne
Sen geldin aklıma giderken göreve
Sivaslının gözündeki yaşa takıldı aklım
Sordum kendi kendime acep niye
Biliyordu o da kavuşmayacaktı nişanlısı Emine'ye
Ben şehit olacağımı hissetmiştim anne
Bir ses duyuldu önce kulaklarım oldu sağır
Az sonra geldim kendime koştum cenke
Arkadaşlar dökülüyordu tek tek yere bağır ALLAH diye bağır
Gözümde ki yaş düşmüştü gönlüme orda oldu kahır
Ben şehit olacağımı hissetmiştim anne
Vatan içindi dökülen kanlar yere
Çakallar karşı cephede mehmetçikler yerlerde
Tokatlı,Yozgatlı düşmüş kalmışlar üst üste
Allahım sen onlarında gazasını mübarek eyle
Ben şehit olacağımı hissetmiştim anne
Doğduğum anı bilmem ama anam
Ölürken son sözüm oldu VATAN
Helaldir ona bu uğurda verilen her can
Ana ağlamaysın oğlun oldu şehit OSMAN
Ben şehit olacağımı hissetmiştim anne
VATAN SAĞOLSUN
HAYMANALI CEMO
Adı Bende Saklı
Bölünür sancıyla uykular
Sığınak değil en kuytular
Gökte ay öndört ben dolunay
Son hatıramı sinene sar
Bu kadarına razıyım yar
Uzak diyarlarda evli barklı
Mutluluk en çok onun hakkı
Bu yorgun kırık dökük hikayenin de
Adı bende saklı
Uzak diyarlarda evli barklı
Mutluluk en çok onun hakkı
Bu yorgun kırık dökük hikayenin de
Adı bende saklı
Dalda muhabbette kumrular
Bana ayrılığı sordular
Dedim afet, yangın, dedim kar
Dedim adet aşkı vururlar
Dedim adet aşkı vururlar
Uzak diyarlarda evli barklı
Mutluluk en çok onun hakkı
Bu yorgun kırık dökük hikayenin de
Adı bende saklı
Uzak diyarlarda evli barklı
Mutluluk en çok onun hakkı
Bu yorgun kırık dökük hikayenin de
Adı bende saklı
MERAL OKAY VE SEZEN AKSOY
YEMİN ALBAYRAK
Şeklini ay ve yıldızdan
Rengini kanımızdan
Şevkini ulusumuzdan
varlığını canımızdan aldın
Senin için can vermeyene
Senin için kan dökmeyene yaşamak haram olsun
Varlığını ilelebet yaşatmak en kutsal görevim,
Seni ilelebet dalgalandırak namus borcumdur ödeyeceğim..
Ne Mutu Türküm DİYENE!!!
KÖYÜME ÖZLEM
Lalelik Tepesi’nde açan lalelerin,
Körük Deresi’ndeki, sarı nevruzların,
Davultarla’daki, o beyaz mantarların,
Unutulacak gibi değil, Körük Köyü…
Taşpınar’ın, Kayapınar’ın, Ağılkaya’n,
Ne de meşhurdur, o buz gibi berrak suyun,
Eksik olmaz meralarda, koyunun, kuzun,
Unutulacak gibi değilsin, Körük Köyü…
Orta Burun’dan bakınca görünürsün,
O güzelliğinle, mutluluğa bürürsün,
Bahar geldi mi, yeşillere bürünürsün
Baharın dillere destan, Körük Köyü..
Kadın-kız madımak toplar, harmanlarında
Yemliklerin boy gösterir, tarlalarında,
Sarı evlek, kara evlek mantarlarında
Birer hatıra saklıdır, Körük Köyü…
Misk-i amber kokusu vardır, ormanlarında,
Leyleklerin yuva yapar, hep ceviz dalında,
Yağmurlar saklıdır o meşe yaprağında,
Seni unutmak, aklın karı değil, Körük Köyü..
Akdağmadeni’ne bağlı küçük bir köysün,
İsterim ki, seni herkes gidip-görsün,
Nüfusun az olsa da, sen çok büyüksün
Hünerin dillere destan Körük Köyü…
“YURTLU” der ki; hep ayrı kalıyorum senden
N’olur dostlar, bir selam götürün benden,
Bu ayrılık, aldı zaten, canı bedenden;
Ayrılığın onulmaz bir derttir, Körük Köyü..
Hakkı YURTLU