KERPÝÇKÖYÜ - KERPİÇ KÖYÜ VE TARİHİ

KERPİÇ KÖYÜ (GUNDEKOSE)
Gunde Köse,köyün bilinen ilk adıdır.Cumhuriyet dönemine kadar hep bu isim ile bilinip tanınan köyün adı 1920’li yıllarda Kerpiç olarak değiştiriliyor.Köyün kurucusu Sevikan aşireti mensubu Hacı Osman Ağa’dır.Hacı Osman’a Köse denirdi. Köse,Moma Sor’un oğludur.Hacı Osman Ağa 1800’lü yılların başında Adıyaman çevrelerindeki aşiretinden ayrılarak ilkin Bingöl’e,oradan da Hayman yöresine göç eder.Kerpiç Köyü Haymana ilçesine 59 km olup,doğuda Güzelyayla, batıda Saatli,güneyde Çimen,kuzeyde Cihanşah ve Sinanlı köyleri ile komşudur.Köyde Tarım Kredi Kooperatifi bulunmaktadır.Köyün alt yapı çalışmaları devam etmekte olup,elektriği,içme suyu ve telefon şebekeleri mevcuttur.Geçim kaynağı tarım ve hayvancılıktır.Köy halkının yüzde 10’u yurt dışında çalışmaktadır.Kerpiç İlköğretim Okulu 1948’de eğitim öğretime açılmıştır.Ardından köyün başka bir yerinde 1968 yılında ikinci okul kurulmuştur.Bu okulun yetersiz kalması sebebiyle 1998 yılında şu an kullanılmakta olan ana bina yapılmıştır.Şu anda 1945 yılında yapılanbinakullanılmamaktadır.1968 yılında yapılan bina 2005 yılında onarılarak kullanıma açılmıştır.1948’den beri aralıksız olarak eğitim öğretime devam eden okulumuz şu anda iki binada eğitim öğretime devam etmektedir.Okulumuza zaman içinde yemekhane,bilgisayar sınıfı,konferans salonu gibi bölümler yapılmıştır.

SEFÎKAN:

Tarihleri konusunda Sefkî ler diğer kollara oranla biraz şanslılar. Aşiretin ileri gelenleri 1765 den buyana yaşanılanları kayıt altına almış hatta bunu bir kitap halinede getirmişlerdir. Biraz uzunda olsa bu kitaptan( Bir Kabile Ailesinin Tercüme i Hali Ve Necip Şahinin Hatıratı) bazı alıntıları özellikle yapmak istiyoruz. En azından yazımızda belirtilen gelişimin anlaşılabilmesi için bu alıntılar önem taşımaktadır.Aşiretin iler geleni Kavas Ağa 1765 de ölmüştür ve Harput iline bağlı Gövdeli kasabasına bağlı Avcılar mezrasına gömülmüştür... Hısn-ı Mansur –Adıyaman- dolaylarında yarı göçebe halde yaşamışlardır...Kavas ağanın oğlu Nuri Ağa Adıyamanda Berazî aşiretine mensup bir hanımla ikinci defa evlenmiştir., Aşiretin seceresini tutabilmek için Mehmet Süryani adında bir hattata sofra sinisi üzerine 1737 tarihli bir secere yazdırılmıştır.Kıyafetleri sade ve basit uçkurlu şalvar, cemadan nam-ı diğeri cepken, kadınlar ise üç etekli entarili kaylık yani meşlah giyerlerdi., Besin maddeleri ekseriya bulgur Pilavı, sade yağ, Süt, Yoğurt ve Etten iberetti. Savunma araçları ise at üzerinden kullanmak şartı ile kargı, mızrak, ve kılıç, piyadeler ise kılıç kalkan ve sopadan ibaretti. Nuri ağanın torunu olan Sarı Ismailin yine torunu Hacı Osmanın iki oğlu vardı. Biri Tülek(!) diğeride Ahmet idi. İsmail Ağa döneminde aşiret yazın yayla eteklerinde kışında Haymana ovasının çeşitli mevkilerinde dolaşmış ve Çalış köyünde de kışlamıştır. Molla İbrahim mütevefa pederi olan Sarı İsmail ağanın cenazesini Mecidiye (Çiçekdağ) kazasına bağlı Kaman nahiyesinde toprağa teslim etmiş ve pederleri gibi Rişvan aşireti mensubu Seyifkari kabilesinin başına geçip idaresine başlamıştır. Yine yazın Uzunyayla ve bir çok yerleri gezmeye devam etmiş ve bu arada Boğazlıyan kazasının Karafakıllı köyünde annesi Haticenin hayrına bir cami yaptırmıştır. Caminin kapısını üzerine konulmuş bir mermer taşın üzerinede şu yazı yazılmıştır Sahibul Hayrat vel hasanat Rişvan Aşiretinden Sarı İsmail Oğullarından Hatice olup oğlu Molla İbrahim tarafından inşaa edilmiştir. Molla İbrahim ikinci olarak hükümet tarafından sıkı bir emir üzere tekrar göçebelikten dönüp idaresisinde Seyifkari kabilesinde bir kısmını şimdiki Gördoğlu köyünü yurt olarak münasip görmüş iskanlarını temin etmiştir. Diğer bir mevcudunuda halihazırdaki Celep köyünde iskana muaffak olmuş, diğer bir kısmıda Haci Osman başkanlığı altında Bulduk köyünün iskanını yaptırmıştır. Kendisi başlarında bulunarak Herdem Oğlu Bekir ve Berkal ile birlikte Kösü köyü ( Kerpiç Haymana) mevkiinde iskan etmiştir. Bu suretle mahiyetindeki ikibin nüfusu mütecaviz insanı dört yere taksim ederek iskanlarını temin etmiştir.

Resiyan (RISWAN) ve Sevikanlilar Tarihten gunumuze:

Gundekose ismi bilindigi gibi Resiyan konfederasyonuna bagli Sevikan asiretinin mensubu olan haci osman aga (kose) den gelmedir
Tarih arastirmalarina gore tam olarak tarihi bilinmeyen ama vasati hesaplara gore 1600 lu yillarda baslayan goc sonucu, Asiretin ilk reisi anadoluya goc eder torunlarindan biri olan haci osman aga ise, koyumuze 1800 lu yillarda yerlesir.
Babasinin adi Momma sor veya Mir Mehmet olarak bilinir.
Haci osman aga Asiretinden ayrilip haymana'ya ilk gelen Sevikan asireti mensubudur.
Ilk olarak Asiret anadoluya geldigi tarih 1780 li yillarda hasaplanmisitr. Yerlesim bolgesi ise ilk olarak Haymana ovasi olur ve daha sonra Ankara Konya arasinda bulunan ovalara dagilir.
Asiretin Reisi ile ilgili kesin bir isim yok ama Cesitli kaynaklara gore Kawas aga olarak belirtilmistir.
Asiret reisi Kawas aga 1600 lu yillarin sonlarinda Riswan Konfederasyonundan ayrilip Kahta 'dan ic anadoluya goc eder.
Hayvan suruleriyle ve yaklasik 2000 civarinda Asiret mensuplariyla birlikte Anadolu'da yer edinmeye calisir ve simdiki adi Calis koyu olan haymana bolgesine yerlesir.
Daha sonra tam olarak adi bilinmeyen degisik Ankara konya ovalarina dagilir.
Koyumuzun kurucusu Haci osman aga (KOSE) 1800 lu yillarda Asiretinden ayrilir ve ilk olarak bingol olarak taninan simdili Celikan koyunde birr bolgeye yerlesir
Ancak bingol bolgesi hayvanlar icin elverisli olmadigi icin,bu sefer Kadikoy olarak bildigimiz koyumuzun bir bolgesine yerlesir ve kanit olarak aile mesarligi halen gunumuzde gorulmektedir.
Daha sonra hayvanlari barindirma acisinda son derece musait bir magara kesf eder ve son olarak magaranin etrafina yerlesir (yani simdiki yerlesim alanimiz)
Haci osman aga olmeden once cocuklarina mal varligini dagitip hac gorevini yerine getirmek icin yola koyulur ve dedemizin anlatimina bir cok altinlari yanina alip cesitli eserler insaa eder
Camii, cesme, ve kopru gibi eserleri gunumuzde halen mevcuttur.
En son olarak Mekke de vefat eder ve orada topraga verilir.
Beraberinde goturdugu kisinin anlatimina gore, (keske olum altinlarla alinsaydi, inan bu altinlarin hepsini feda ederdim)
Son sozleri bundan ibarettir*
SizlereTarih arastirmalarinda elde ettigin Sevikan ve Riswan asiretiyle ilgili bilgileri ilerideki gunlerde yayimlayacagim.
www.gundekose.com www.kerpickoyu.tr.gg